Çağdaş Newroz direnişi Kürdistan’da zafere koşuyor
Kemal SÖBE
Newroz, insanlık tarihinde özgürlüğe doğru giden yolda büyük bir çığır açmış, insan topluluklarına özgür yaşamın nasıl kazanılacağını öğretmiştir, günümüze kadar da büyük bir mücadele öğretisi ve ışığı olmuştur, günümüzün Dehaklarına korku salmıştır. PKK’de her bir direnişçinin birer Çağdaş Kawa olduğunu unutmamak gerekiyor ama Kürtlerin modern tarihinde kuşkusuz en büyük Çağdaş Kawa Mazlum Doğan’dır. Newroz direnişi, bir günle sınırlı olmayan, ileriye dönük bütün zamanları kapsayan bir özgürlüğü, insanlık için hedefliyor. Sadece bir halkın dar bir ulusal özgürlüğüyle sınırlı değildir, insanlığın bütün evrensel değerlerini özgürleştirmeyi ve yaşatmayı hedefliyor. Yani Newroz her ne kadar bir günde sembolik olarak kutlansa da, esasen sonsuz özgürlüğün kendisidir. Özgürlüğü yaşanılır kılmayan, zalimleri ve kötülükleri ortadan kaldırmayan bir Newroz olmaz. Newroz’un tarihselliğini ve günümüzde çağdaş olarak nasıl olması ve nasıl yaşanılması gerektiğini doğru bir şeklide bilince çıkarmamız ve gereklerini yerine getirmemiz gerekiyor.
Özgürlüğü hedefleyen bütün direnişleri Newroz direnişleri olarak değerlendireceğiz. Kürtler onlarca yıldır büyük Newroz direnişini başarıyla yürütüyorlar. Kürdistan, Newroz direnişinin sıcağı sıcağına gerçekleştiği bir devrim sahası olmuştur. Bu devrim sahasında insanlık yeniden bir dirilişi yaşıyor, yeniden özgür yaşama adım atıyor, dünyayı ve insanı yeniden büyük bir devrim ve yaşam sınavına tabi tutuyor. İnsanlık, Kürdistan’da her bakımdan bir arınmayı yaşıyor. Newroz esasen Newroz’dan sonra yaşanılacak olan yeni özgür yaşamdır. Yeni özgür yaşam, yeni insan olmakla, kendini her bakımdan donanımlı hale getirerek mümkündür. Sevgi, paylaşım ve toplumsallık Newroz’un hedeflediği yaşamda olmazsa olmazdır. Newroz kişiliği direngen olduğu kadar duygusal olacak, sevgi dolu olacak, insan ve doğa sevgisiyle, hayvan sevgisiyle dolup taşacak. İnsan ne kadar sevgi dolu olursa o denli temiz, saf ve arı kalır. İnsanın kendisini kötülüklerden koruyabilmesi ancak sevgi silahıyla olur.
Sevgi, kötülüğü öldüren en etkili silahtır. Çünkü sevginin olduğu yerde kötülük barınamaz. İnsan, sevgiden uzaklaştığı için, kötülüğe kapı araladı, kötüleşti. Dünyadaki bütün devrim mücadelelerini incelediğimizde, yeni insanın oluşumu üzerinde durulur, yeni insan hedeflenir. Devrim sadece kaba maddi ve teknik gelişimle sınırlı kalıyorsa, yeni insanı yaratamışsa, o devrim yarım kalır ve karşı devrime dönüşebilir. Yeni insanın oluşumunda elbetteki kadınında yaşamda yerini alması ve rölünü oynaması gerekiyor. Erkek egemenlikli bir yaşamdaki özgürlükler hep yarım kalır ve iktidarın gücünü temsil eder. Kadının yaşamdaki rölü ve etkisi erkeğin rolüyle eşit olmalı. Gerçek özgürlük kadın ve erkeğin eşitlendiği koşullarda olur. Yani Newroz direnişinin özgürlük sınırları aslında sınırsızdır. Yani bütün evreni kapsar. Newroz, insanların, bütün canlıların, doğanın bir uyumunu, doğal özgür yaşamını hedefliyor. Newroz’u basitçe ele alamayız. Sadece yılda bir kez ateş yakıp halay çekmek Newroz değildir, Newroz’a adım atmanın günüdür.
Yani Newroz, özgür yaşama merhaba demenin ilk günüdür. Tabi Newrozlar büyük direnişlerle gerçekleşir, bedellerle yaşamsallaşır. Tarihsel Newroz günümüzde çağdaşlaşarak, çağdaş Kawalarla yine Kürdistan’da doğmaktadır. Şimdi Kürdistan’ın her yeri Newroz ateşine sahne oluyor, zalim Dehakların saltanatını sarsıyor. Zalim Dehaklar, bir daha çıkmamacasına tarihin çöplüğüne atılacaklar. İnsanlık kendisini Newroz ateşiyle arınarak yeniden özgür yaşama merhaba diyecekler. Bu yeni yaşam Kürdistan’da yeniden Kürt halkının mücadelesiyle başarılıp bütün halklara ulaştırılacak ve bir dünya sistemine dönüştürülecektir. Dünya Newrozla, yeniden bir doğuşu yaşayacak. Bu doğuş özgür bir doğuş olacak ve insanlığı özgür geleceğe taşıyacak. Bu özgürlük kavgasını Kürtler çağdaş Newroz direnişiyle zafere taşıyacaklar. Newroz bütün insanlığa kutlu olsun. NEWROZ PİROZ BE…