Amed halkının Erdoğan’a karşı tutumunun, Kürdistan halkının tutumunu yansıttığını belirten KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, “Bütün Bakur halkı, Amed halkının bu onurlu tutumunu örnek almalı ve faşizme karşı net ve kararlı bir duruş sergilemelidir” dedi.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, yaptığı yazılı açıklama ile, 23 Ekim günü Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Amed’de gerçekleştirmek istediği mitingde Amed halkının, tutumuyla faşist şefe tarihsel bir ders verdiğini belirterek kutladı. Sadece Kürt halkının değil, Türkiye’de herkesin Tayyip Erdoğan’ın bu Kürt düşmanı zihniyetine ve siyasetine tutum alması gerektiğini söyleyen Eşbaşkanlık, “Zira Kürtlere düşman olan birinin Türk halkına ve Türkiye’ye dost olması mümkün değildir” diye kaydetti.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı’nın mesajı şöyle:
“Faşist şef Tayyip Erdoğan, 23 Ekim 2022 tarihinde Amed’e gitmiş ve bir miting gerçekleştirmek istemiştir. Ancak Amed halkı, tarihine ve geleneğine yaraşan bir tutum sergileyerek faşist şefe tutum almış ve gerçekleştirmek istediği mitinge katılmamıştır. Bu tutumuyla Amed halkı onuruna ve yurtseverliğine sahip çıkarak faşist şefe büyük ve tarihsel bir ders vermiştir. Bu anlamlı tutumundan dolayı Amed halkını yürekten kutluyor ve selamlıyoruz.
Faşist şef Erdoğan Kürt halkının varlığını tehdit ve tehlike olarak görecek kadar Kürt düşmanı bir zihniyete ve karaktere sahiptir. Yaptığı konuşmayla da bunu itiraf etmiş ve Kürt halkı tarafından bilinen bu gerçekliğinin herkes tarafından bilinir olmasını sağlamıştır. Tayyip Erdoğan, Kürtlere karşı beslediği duyguları dışa vurdukça ırkçı ve faşist karakteri daha fazla görünür ve anlaşılır olmaktadır.
AKP-MHP ittifakı, Kürt soykırımını gerçekleştirmek için iktidara getirilmiştir. Bu faşist ittifak her gün Kürtlerin varlığına, değerlerine saldırmakta ve yok etmeye çalışmaktadır. Kürt halkı da AKP-MHP ittifakının ve faşist şeflerinin bu gerçeğini çok iyi bilmektedir. Zaten Kürt halkı, AKP-MHP ittifakının bu soykırımcı saldırılarına karşı büyük bir mücadele vermekte ve direnmektedir. Şüphesiz bu gerçekliği en iyi bilen derin bir yurtseverlik bilincine ve geleneğine sahip olan ve haksızlığa, zulme ve faşizme karşı direnişin kalesi olan Amed’dir. Dolayısıyla Amed halkının aldığı bu tutum, direniş geleneğinin ve Kürdistan halkının AKP-MHP faşizmine karşı verdiği mücadelenin bir parçasıdır.
AMED HALKININ TUTUMU KÜRDİSTAN’IN TUTUMUNU YANSITMAKTADIR
Faşist ve ırkçı şefin, Amed’de yaptığı konuşmalar da onun Kürt düşmanı karakterini bir kez daha ortaya koymuştur. Amed halkının tutumunu sindiremeyen faşist ve ırkçı şef Tayyip Erdoğan; Kürt halkına, siyasetçilerine ve HDPlilere hakaretler savurmuştur. Faşist şefin bu üslubu ve yaklaşımı ise yaşadığı zorlanmanın bir sonucu olmaktadır. Çünkü Amed halkının tutumu, Kürdistan halkının tutumunu yansıtmaktadır ve faşist şef bunun kendileri açısından ne anlama geldiğini iyi bilmektedir. Bu korku ve öfke, faşist ve ırkçı şefin yüreği kadar ellerini de titretmiştir. Fakat korkunun ecele faydası yoktur. Tehdit, hakaret ve düşmanlıkla Amed halkı asla korkmaz, geriye çekilmez ve mücadelesinden, amaçlarından vazgeçmez.
KÜRT HALKI ERDOĞAN’IN HAKARETLERİNİN DE HESABINI SORACAKTIR
Amed halkı, her gün Kürtleri öldüren, Kürt halkının evlatlarını kimyasal silahlarla katleden, kemiklerini kutulara koyan, Önder Apo üzerinde tecrit uygulayan, Kürtleri zindanlara atan, zindanda yatanları katleden, Rojava’yı Başûr’u işgal eden, Maxmur’daki mültecilere saldıran, Şengal’de katliam uygulayan AKP-MHP faşizmine ve bu faşizmin şefi olan Tayyip Erdoğan’a tutum alarak artık Amed’de ve Kürdistan’da yerlerinin olmadığını onlara göstermiştir. Faşist şef Amed’e gitmekle bu gerçeği derinden hissetmiş olmalı ki Kürt düşmanı zihniyet ve karakterini ifşa eden konuşmalar yapmayı sürdürmüştür. Elbette Kürt halkı bu hakaretlerin de hesabını soracaktır.
Kürt halkı sadece faşist şeften değil, onun Kürt düşmanlığını örtmeye, sağa sola çekerek hafifletmeye, yanlış bilgilenme sonucu oluşan bir durum gibi göstermeye çalışan işbirlikçi sahtekarlardan da hesap soracaktır. Kimi işbirlikçi sahte kılıflı Kürt şahsiyetleri, faşist ve ırkçı şefle kader ortaklığı yaptığından daha büyük bir ürküntü içerisine girmiş ve gerçekliği görünür olmaktan çıkartmaya çalışmışlardır. Fakat Amed halkı da Kürt halkı da her şeyi görmekte ve kimin ne olduğunu ve kime nasıl yaklaşacağını iyi bilmektedir.
KÜRTLERE DÜŞMAN BİRİNİN TÜRKİYE’YE DOST OLMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR
Sadece Kürt halkının değil, Türkiye’de herkesin faşist şef Tayyip Erdoğan’ın bu Kürt düşmanı zihniyetine ve siyasetine tutum alması gerekmektedir. Zira Kürtlere düşman olan birinin Türk halkına ve Türkiye’ye dost olması mümkün değildir. Tayyip Erdoğan, sadece Kürtlere değil tüm Türkiye halklarına, kadınlara, emekçilere, doğaya ve insanlığa düşmandır. Kürt düşmanlığı ve Kürtlere karşı yürütülen savaş nedeniyle Türkiye’nin değerleri, geleceği ve Türkiye halklarının onuru da yok edilmektedir. İçeride ırkçılık ve milliyetçilikle, dışarda mezhepçilik ve düşmanlıkla Türkiye toplumu büyük tehlikelerle karşı karşıya bırakılmıştır. Türkiye halkları ise bunu hak etmiyor ve böyle bir zihniyete ve siyasete mahkum değildir. AKP-MHP ittifakından ve onun faşist ve ırkçı şefi Tayyip Erdoğan’dan kurtulmak gerekiyor. Bu mümkündür ve yakın bir hedeftir. Bunun gerçekleşmesi için herkes daha fazla mücadele içerisinde olmalıdır.
ERDOĞAN HER GELDİĞİNDE BOŞ MEYDANLARA KONUŞMALIDIR
Bir kez daha bu anlamlı ve onurlu tutumundan dolayı yurtsever Amed halkını yürekten kutluyor ve selamlarımızı belirtiyoruz. Bütün Bakurê Kurdistan halkı, Amed halkının bu tutumunu örnek almalı ve faşizme karşı net ve kararlı bir duruş içerisinde olmalıdır. Artık AKP-MHP ve onun faşist şefi Tayyip Erdoğan, Kurdistan’a her geldiğinde boş meydanlara konuşmalıdır. Kürdistan halkı, mücadele çizgisi etrafında birliğini ve direnişini daha da büyüterek AKP-MHP faşizminin yıkımını gerçekleştirmelidir.”