KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Sozdar Avesta, Sterk TV’de yayınlanan özel röportajda Haziran ayında şehit düşen Kürt Özgürlük Hareketi’nin öncü kadrolarını ve tarihi şahsiyetleri anarak değerlendirmelerde bulundu. Sozdar Avesta, Şêx Seîd ve arkadaşlarının idamının 100. yıldönümünde, Madımak Katliamı’nda katledilen aydın ve sanatçıları ve Zeynep Kınacı (Zilan) başta olmak üzere, Haziran ayında şehit düşen tüm özgürlük savaşçılarını saygıyla andı.
Sozdar Avesta, Haziran ayının Kürt halkı için direniş ve anma ayı olduğunu belirterek, “Eğer şehitler olmasaydı, özgürlük mücadelesi bu düzeye ulaşamazdı” dedi. Sozdar Aveta Önder Apo’nun öncülüğünde yürütülen mücadelenin, şehitlerin çizgisinde geliştiğini vurguladı.
3 Temmuz 2018 tarihinde şehit düşen Ali Haydar Kaytan’ı (Fuat) da anan Sozdar Avesta, “Bu mücadelede böylesine büyük emekler veren şehitlerimiz için ne söylersek az. Elbette ki önemli ve tarihi bir süreçteyiz. Rêber Apo’nun, Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı ile bu evreye geçildi. 52 yılda yaratılan değerler, 100 yıldır yaşanan isyanlar, bu süreçte bunlara daha çok sahip çıkmamız gerekir. Ödenen büyük bedeller var, şehitler hakikati var bu yüzden özellikle bu sürece öncülük etmek çok önemlidir. Bu sürecin öncüleri elbette ki kadınlardır, sürecin garantisi kadınlardır. Heval Zilan, heval Sema, tüm kadın şehitlerimiz nasıl ki her dönem gelişen hamlelere cevap olmak istedilerse bugünden sonra da heval Zilan, Sema, Fuat, Rıza, Helmet, Leya çizgisinde mücadele yürütülmeli” dedi.
Sozdar Avesta ile yapılan röportaj şu şekilde:
Bilindiği gibi Haziran ayı Kürt halkı ve Özgürlük Hareketi tarihinde önemdi bir aydır. Çünkü bu ayda Özgürlük Hareketi birçok öncüsünü şehit vermiştir. Aynı zamanda Şêx Seîd ve arkadaşlarının da idamı bu ayda olmuştur. Heval Zilan, Sema, Gulan, Helmet şahsında Haziran ayında yaşamını yitiren şehitler için neler söyleyeceksiniz?
Ben de öncelikle Şêx Seîd ve arkadaşlarını saygı ve minnetle anıyorum, idam edilmelerinin üzerinden 100 yıl geçti. 1993 yılında aydın, sanatçı, hem Alevi, hem Kürt, hem Türkiye halkından 33 kişi Sivas’ta bir otelde canlı canlı yakıldı. Madımak Katliamı’nın da yıldönümüdür. Yine heval Zilan (Zeynep Kınacı) 29 yıl önce uluslararası komployu ilk hisseden, gören ve bu temelde harekete geçerek eylem yaptı. 30 Haziran heval Zilan’ın da şehadet yıldönümüdür. Kadın özgürlük mücadelesinin öncülerinden heval Sema Yüce, Fikri Baygeldi, heval Gulan (Filiz Yerlikaya), heval Bêrivan Zilan, Raperîn Amed, Leyla Agirî bu ayda şehit düştü. Bu arkadaşlar şahsında tüm şehitlerimizi saygı, minnet, özlem ve özgürlük aşkıyla anıyorum. Özgürlük mücadelesi şehitler çizgisinde aralıksız bir şekilde sürüyor ve bundan sonra da bu mücadele devam edecektir. Bir kez daha şehitlerimizin huzurunda bunun sözünü veriyoruz.
Şêx Seîd ve arkadaşları şahsında Kürdistan halkına karşı 100 yıl önce idam, soykırım ve inkar siyasetini devreye koydular. O günden bu yana Türkiye Cumhuriyeti demokrasinden, adaletten, insan haklarından uzaklaştı. Bunun sonucunda Kürdistan halkı çok büyük acılarla yüz yüze kaldı. Birçok katliam yaşandı. Bütün bu katliamlara cevap olmak ve yeni katliamların önünü almak için Rêber Apo, özgürlük mücadelesini başlattı. Bu vesileyle şehitleri ölümsüz kılan, şehitler çizgisinde özgürlük yürüyüşünü geliştiren ve bu mücadeleyi büyüten Rêber Apo’yu selamlıyorum, hürmetlerimi ve sevgilerimi yolluyorum. Şehitler toplumun hafızasıdır, şehitler toplumun tüm değerlerini, varlığını kendilerinde barındırırlar.
Şehitler bizim canlı değerlerimizdir, varlığımızdır. Rêber Apo her zaman şehitler için en büyük mertebeyi yaşayanlar şehitlerdir der. Şehit geçmişimizdir, günümüzdür ve geleceğimizdir. Eğer şehitler olmasaydı, 52 yıldır şehitler çizgisinde bu büyük mücadele Rêber Apo öncülüğünde yürütülmeseydi 100 yıl önce başlatılan idam, inkar ve soykırım siyaseti amacına ulaşmış olacaktı. Kürt ve Kürdistan adına, Kürt değerleri adına hiçbir şey kalmamış olacaktı. Bu yüzden şehitlerimize borçluyuz. Şehitlerimiz halkımızın ve insanlığın onurunu savunmuştur. Şehitlerimiz sayesinde bu mücadele anlam kazandı, evrenselleşti ve tüm insanlığa mal oldu.
Kürdistan’da Rêber Apo gerçekliği özgür kişiliği yarattı. Bu hakikati heval Zilan şahsında ele alabiliriz. Önderlik de heval Zilan’ı özgürlük Tanrıçası olarak tanımlıyor. Rêber Apo’nun heval Zilan şahsında somutlaştırdığı bu hakikate ilişkin ne söyleyeceksiniz?
Elbette ki bunu bilmemiz gerekir; heval Zilan nasıl bir dönemde harekete geçti, hangi ortamda ve neye karşı bu büyük eylemi gerçekleştirdi? 1996 yılında uluslararası komployu devreye koydular. 6 Mayıs 1996 yılında Rêber Apo’ya karşı bir suikast saldırısı gerçekleşti. Komplocuların amacı Rêber Apo’yu fiziki olarak ortadan kaldırmak, ARGK’nin Zap’ta olan karargahını tasfiye etmek ve Kürdistan halkının mücadelesini tamamen yok etmekti. Heval Zilan bu komployu hissetti, ön gördü ve buna karşı harekete geçerek eylem planı yaptı. Heval Zilan’ın mektupları var, 29 yıldır bu mektuplar her yıldönümünde özgür kadın manifestosu, özgür toplum manifestosu olarak tüm mücadeleci kadınlar ve toplum tarafından okunuyor. Kürdistan tarihinde Şêx Seîd, Seyit Rıza, Qazî Muhammed gibi öncüler tasfiye edildi, heval Zilan Önderliğe yönelik komplo ile bunun bir kez daha yaşanacağını hisseti ve eğer Kürtler bugüne kadar haklarına kavuşamamışlarsa bunun nedeni lidersiz, öncüsüz, bilinçsiz, manifestosuz, kimliksiz bırakıldıkları içindir dedi.
Bu yüzden heval Zilan Rêber Apo’nun özelliklerini, Rêber Apo’yu çok iyi tanıdı. Bundan dolayı da harekete geçiyor. Mektubunda da keşke canımdan daha fazla verebileceğim bir şeyim olsaydı diyor. Rêber Apo’nun korunması için söylüyor. Çünkü Rêber Apo’nun savunulması Kürdistan devriminin savunulması, toplum değerlerinin savunulması, özgür kadının çizgisinin savunulması ve kadının kölelikten kurtarılması demekti. Heval Zilan komployu böyle ele aldı ve fedai eylem gerçekleştirdi. Büyük bir eylemin ve anlamlı bir yaşamın sahibi olmak istiyorum dedi. 29 yıldır Kürdistan kadın özgürlük hareketinde fikir, bilinç, felsefe, sosyoloji, psikoloji alanından yaşanan gelişmeler, mücadelenin geldiği düzey, öz savunmanın gelişmesinde heval Zilan bizim için özgür yaşam ve mücadele manifestosu oldu. Yenilmez bir çizgi oldu. Mücadele heval Zilan çizgisinde bu kadar gelişti. Çünkü bizler artık pusulamızı bulduk. Özgür yaşam modelini bulduk.
Heval Zilan eylemiyle yol ve yöntemi göstermişti. Cins mücadelesi de heval Zilan çizgisinde gelişti. Çünkü radikal, ideolojik, bir mücadele gerekiyordu bu da heval Zilan’ın manifestosu ile ortaya çıktı. Heval Zilan’ın manifestosunu anlamlandıran da elbette Rêber Apo’dur. Önderlik heval Zilan’ın mektubunu kelime kelime, cümle cümle yorumladı, değerlendirdi, anlam kazandırdı ve Zilan komutanımızdır, bizler de onun savaşçılarıyız dedi. Bu yüzden 29 yıldır başta gerillalar olmak üzere özgürlük hareketi tüm saldırılara, soykırım siyasetine karşı heval Zilan çizgisinde mücadele ediyor. Heval Zilan bugün Kürdistan özgürlük hareketi olmuştur, özgürlük tanrıçası olmuştur, özgür kadın kimliği olmuştur. Heval Zilan’ın fedai eylemi bundan sonra da geleceğimizi aydınlatacaktır, mücadelemizde büyük başarılar kazanmamızı sağlayacaktır.
Heval Zilan komploya, köleliğe karşı eylemiyle cevap verdi. Peki; Önderlik heval Zilan’ın eylemine nasıl bir cevap verdi? Heval Sema da şehit Zilan’ın ardından eylem yapıyor. Hem Önderlik, hem de heval Sema hangi yöntemle heval Zilan’ın şehadetine, eylemine cevap oldu?
O dönem gerillada taktik anlamında kendini tekrar etme yaşanıyordu. Yaratıcılık azalmıştı, yeni taktikler, yöntem geliştirme, savaş doktrini ortaya çıkarma, her zaman başarılı eylemler geliştirme ve toplumu savunma yönün eksik kaldığı, özellikle ihanetçilerin, tasfiyecilerin ortaya çıktı bir dönem yaşanıyordu. Rêber Apo heval Zilan’ın bu eylemini bir çaba olarak ele aldı. Önderlik, “Bu eylemi bir gerilla birliği, bir tabur yapamazdı, bundan sonra da hiçbir eylem Zilan’ın eyleminin yerini tutamaz çünkü ilk defa yapılan bir eylemdir. Kimse ona bu eylemi yaptırmadı. Bundan sonra bu tarz eylem yapacak olanlar da ancak Zilan’ın ardılları olur” dedi. Rêber Apo Zilan’ın fedai eyleminden sonra kadına ilişkin daha fazla çözümlemeler geliştirdi. Özgür kadın kimdir, nasıl yaşıyor, nasıl yaşamalı, nasıl mücadele etmeli, nasıl savaşmalı, nasıl örgütlenmeli sorularını sordu ve cevaplarını aradı.
Rêber Apo’nun özgür kadın hareketini ve Apocu hareketin tamamını bu düzeye ulaştırma çabasına o dönem en anlamlı cevap Çanakkale Cezaevi’nden heval Sema Yüce’den geldi. Heval Sema, şehit Zilan’ın yaptığı eylemi ondan önce bizim yapmamız gerekirdi diyor. Heval Sema da hem heval Zilan’ın eylemini çok iyi anlamış, üzerinde yoğunlaşmış, kendini eğitmiştir. Özgürlük mücadelesinin kolay olmayacağına kanaat getirmiş ve bir hakikate ulaşmıştır. Zindanda bazı sahtekarlıkların yaşandığını görüyor. Önderliğe karşı ikiyüzlü durumların yaşandığını fark ediyor. O dönem daha sonra ihanet edip kaçacak olan Mehmet Can Yüce kendisini zindanda Önderliğin yerine koymuştu, Önderliği taklit ediyordu. Heval Sema bunu gördü. Rêber Apo bu değil, Rêber Apo’nun mücadelesi, hakikati bu değil, gökyüzünde 2 Güneş olmaz dedi. Tek bir aşk vardır o da şehitler çizgisinde yaşanan Rêber Apo hakikatidir dedi. Heval Sema da bu şekilde zindandaki saldırılara engel oldu.
O süreçte hem dışarıda, hem de içeride saldırılar vardı. Uluslararası komplo hazırlığı yapılıyordu. Heval Sema da bu saldırılara karşı eylem yaptı. Heval Sema ve Zilan bu anlamda birbirlerini tamamladılar. Rêber Apo da bu şehadetlere en üst aşamada cevap verdi ve bundan sonra geri adım atmak yok, kadınlar her anlamda özgürlük çizgisinde ulaşmıştır dedi. Kadınlar artık her alanda kendilerini kanıtlamıştır, eylemlerde, gerillaya katılımda, özgür yaşam öncülüğünde kadınlar artık özgün bir örgütlenmeye sahip olmalıdır dedi. Zaten heval Zilan’ın eyleminden 1 sene sonra YAJK kuruldu, heval Sema’nın eylemiyle de kadın kurtuluş ideolojisi yaratıldı. Rêber Apo 5 temel madde ile bunu ilan etti. Herkesin ülkeye sırtını döndüğü ve arkasına bakmadığı bir dönemde heval Sema eylemiyle herkesin yönünü bir kez daha ülkedeki mücadeleye çevirdi.
Rêber Apo bu temelde kadınların nasıl örgütlenebileceğini, nasıl kalıcı bir örgütlenme sağlayabileceğini ve bunun mücadelesini nasıl geliştirebileceğini gösterdi. Aynı zamanda bunun savunmasını nasıl yapabileceği üzerinde durdu. Yine ahlaki boyutu, toplumsal, etik, estetik boyutunu, özgürlük ideolojisini nasıl geliştirebileceği üzerinde durdu. Rêber Apo o süreçte erkeği öldürme teorisinden bahsetti. Rêber Apo en büyük gücü kadın şehitlerden aldı. Bu temelde erkek iktidarının ne anlama geldiği, ulus devletlerde nasıl yaşanıyor, tarihte nasıl yaşanmıştır, kadınlar kendilerini bundan nasıl kurtarabilir, erkek kendisinde ne kadar değişim-dönüşümü gerçekleştirirse, iktidarını yok ederse, kadınla doğru yoldaşlık yaparsa ve kadını ne kadar doğru yorumlarsa o kadar özgür olur, özgür yaşamı inşa eder. Şehitler Rêber Apo’yu büyüttü, Rêber Apo da şehitleri her anlamda yaşattı, günümüze kadar getirdi ve mücadelelerini kalıcılaştırdı.
Heval Zilan’ın mektubunda özgür bir kadın olmak için büyük bir mücadele verdiği görülüyor. Kadını bu noktaya getirip köle yapan emperyalizme karşı bu eylemim öfkemi gösteriyor diyor. Hem bu eylemle bunu ifade etmek istiyor, hem de direnişçi Kürt kadınlarının sembolü olmak istiyor. Nasıl direnişçi Kürt kadın sembolü olunur?
Heval Zilan, Alevi halkımızın inancına sahip, Alevi kültürü ile büyümüş. Seyit Rıza’nın Dersim’deki isyanı, Zarife, Besê gibi yüzlerce kadın bu direnişte yer aldı, Türk askerinin eline düşmemek kayalıklardan atladılar. Heval Zilan bu acılarla yaşıyor her ne kadar öğrenci de olsa, Türk okullarında da okusa Kürt damarıyla okuyor, Kürt kültürüyle bakıyor, geçmişteki acıları yaşıyor ve bu temelde özgürlük hareketine katılıyor. Eylemini de Dersim merkezinde yapıyor. Bu çok dikkat çekici ve bilinçli bir seçimdir. Heval Zilan tarihteki Kürt kadınlarının direnişini esas almış ve doğru temsiliyetin, intikamın ancak özgürlük mücadelesi ile, Rêber Apo öncülüğüyle olacağını görmüştür. Böyle ideolojik bir yaklaşımı var, değerlere bağlılığı var. Bu şekilde bilinçli bir eylem yapıyor. Eyleminin üzerinden 29 yıl geçmesine her gün daha da anlam kazanıyor. Çünkü kadın mücadelesi bu çizgiden güç alıyor.
Heval Sema, heval Leyla Agirî, Bêrivan Zilan, heval Raperîn, Delal, Armanc gibi binlerce özgürlük militanı heval Zilan’ın, Beritan’ın izinden gitti. Zilan çizgisi bugün bu arkadaşlar şahsında ve kadın özgürlük mücadelesinde tüm dünya kadınlarına ilham veriyor, perspektif veriyor. Özellikle bu felsefe üzerinden geliştirilen Jineoloji, kadın kurtuluş ideolojisi, kadın bilimi, kadın partisi, kadın akademisi, kadın partisi, kadın sistemi tamamen şehitler çizgisinde geliştirildi. Heval Sakine Cansız özgürlük hareketinin ilk kurucularındandır, o da Dersimli asi bir kadındır. Heval Beritan, Zilan, heval Sara’nın ardıllarıdır. Rêber Apo da doğru yurtseverliği, yaşam sevgisini bu arkadaşlar şahsında tanımlamıştır. Bugün de hepimizin yolunu aydınlatan bir meşale olmuştur.
3 Temmuz 2018 yılında şehit düşen özgürlük hareketinin öncülerinden heval Fuat’ın şehadetinin yıldönümüdür. Heval Fuat da KCK Yürütme Konseyi üyesiydi, birlikte çalışmalar da yürüttünüz. Uzun yıllar kişiliğine, yoldaşlığına şahit oldunuz. Rêber Apo ve heval Fuat’ın yoldaş olma sebebi nedir?
Bu büyük şehadetin üzerinden 7 yıl geçti. Rêber Apo’nun Kürdistan özgürlük mücadelesine katılan ilk yoldaşlarından biriydi heval Fuat (Ali Haydar Kaytan). 12. Kongremizde heval Rıza Altun ile birlikte şehadetleri resmi olarak açıklandı. Bu vesileyle bir kez daha bu 2 yoldaşımızı saygı ve minnetle anıyorum. Bu mücadelenin lideriydiler, öncüleriydiler, Rêber Apo’nun yoldaşlarıydılar. Heval Fuat bir ferman çocuğuydu. 1938 yılında Dersim tertelesi olmuştu. Heval Fuat bu hikayeleri annesinden, babasından dinlemişti. Ailesi, anne, babası Dersim katliamını yaşamışlardı. Dersim halkımızda derin acılar yaratılmıştı, bu kutsal toprakların dağları, ovaları, Munzur ırmağı o büyük katliama tanıklık etmişti. Heval Fuat’ın çocukluğu bu coğrafyada geçmişti. Bu yüzden çok büyük arayışları vardı. Dersim’de okumak, o dönemde okula gitmek ve hayallerini gerçekleştirmesi çok zordu. Alevi toplumu o dönemde ve hala da haklarına kavuşamamıştır ki o dönem adaletsizliği, eşitsizliği çok daha fazla yaşıyordu.
Devlet, Seyit Rıza’yı idam etmekle direnişçi damarı sona erdirdik diyordu ama Seyit Rıza idam edildiğinde ben sizin yalan ve hilelerinizle baş edemedim bu bana dert oldu ama ben de sizin önünüzde diz çökmedim bu da size dert olsun dedi. Kürdistan özgürlük mücadelesi kurtuluşun, hesap sormanın ve Dersim’de eşit bir yaşamın kurulması demekti. Buna ilk öncülük edenlerden biri heval Fuat’tı, kadın özgürlük mücadelesinde ise heval Sara’ydı. Her iki arkadaş da PKK’yi tamamladı. Heval Fuat okula giden, arayışları olan bir gençtir ve Rêber Apo ile karşılaşıyorlar. Rêber Apo benimle bir kez konuştu diyor. Ardından da tereddütsüz bir şekilde Rêber Apo’nun fikirlerine katılıyor. Kürdistan için, Kürdistan tarihi için, yaşananlar için, demokratik ve özgür bir toplum kurarak intikam alabilecek kişi Rêber Apo’dur diyor. Heval Fuat o dönem bunu görüyor ve son nefesine kadar bu çizgide mücadele ediyor.
Heval Fuat’ı anlatmak bizim için çok zor. Rêber Apo heval Fuat’ı anlatırken, “Benden daha fazla beni anlıyordu, yorumluyordu” diyor. Bu çok önemlidir. Heval Fuat tüm yaşamını, devrimciliğini, öncülüğünü Rêber Apo ile yaşadı. Yani onun yaşamı Rêber Apo’nun yaşamıdır, özellikle de uluslararası komplo sürecinde, Rêber Apo’nun esir alındığı süreçte. Önderliğin esaretinin ardından Rêber Apo’yu özgürlük hareketinin tüm yapısına anlatmak, tanıtmak, yaşatmak ve bu temelde bir mücadele yürütülmesini sağlamak için heval Fuat tüm yaşamını ortaya koydu. Bu yüzden heval Fuat’ın verdiği tüm eğitimleri, çözümlemeleri, düşünceleri Rêber Apo’ydu. Rêber Apo’nun Savunmaları’ydı, kitaplarıydı, çözümlemeleriydi, örnekleriydi. Sadece söylemde değil, yaşamında da bunu gerçekleştiriyordu. Önderlik ve heval Fuat et ile tırnak gibiydi.
Rêber Apo nasıl mücadele etti, hareketi bu aşamaya nasıl getirdi, tüm insanlık için Rêber Apo’nun önemi nedir heval Fuat tüm bunların çok iyi anlaşılması için çalıştı. Bu yüzden heval Fuat’ı anlatmak çok zor. Hepimiz emeklerinden dolayı heval Fuat’a borçluyuz. Hepimizin üzerinde çok büyük emeği var. Bu yüzden heval Fuat’ın şehadeti çok ağır oldu. Tüm halkımız için, tüm dava yoldaşları için, Önderliğimiz için, bizim için de çok ağır bir kayıp oldu. Heval Fuat’ın şehadetine onun yöntemi ile yaklaşmak istedik, duygusal yaklaşmaktan ziyade heval Fuat’ı anlamak ve mücadele tarzıyla bu mücadeleyi yürütmeliyiz. Ancak bu şekilde ona layık olabiliriz. Bu gücü de heval Fuat bize verdi.
HEVAL FUAT’IN YAŞAMI EMEK ÜZERİNE KURULUYDU
Heval Fuat özel bir arkadaştı. Heval Fuat Rêber Apo ile birlikte yürüdü. Heval Fuat mütevazi bir arkadaştı, tüm devrim yaşamı emek üzerine kuruluydu, çocuklarla çocuk, büyüklerle büyük, savaşçılarla savaşçı olurdu. Yaşamın her alanında arkadaşlarla birlikteydi. Heval Fuat şahsında erkekliği öldürmüştü, yok etmişti. Bu yüzden özel biriydi. Heval Fuat’ın tüm mücadelesi hakikat mücadelesiydi. Eğitimini bunun üzerinden veriyordu. Özgürlük hareketinde toplum dili ile hakikati en fazla dile getiren kişi heval Fuat’tır. Kadın arkadaşlar heval Fuat’ın etrafında bir araya geliyorlardı, ona inanıyorlardı. Önderliğin esaretinin ardından kadın arkadaşlarla böyle doğru bir yaklaşım sergileyen, toplantılarda, eğitimlerde, yaşamda kadınların irade sahibi, kimlik sahibi olması, mücadeleci, örgütlü olması için çabalayan bir arkadaştı heval Fuat. Kadın arkadaşlara yoldaşça, ideolojik, yapıcı bir şekilde yaklaşıyordu.
YJA Star birliğinin, genç arkadaşların, özgür kadın çizgisi savunucularının heval Fuat’ın yanında özel bir yeri vardı. Kadın akademisine gidip, onlarla paylaşımlarda bulunmak, kadın özgürlük mücadelesinin önemini, Önderliği anlatmak için günlerce yürürdü. Her zaman, “Kabem YJA Star’dır” derdi. Kadınların iktidar sahibi erkeğe inanmaması gerektiğini her zaman söylerdi. Gücüne, kendi cinsine, bilgisine inansın diyordu. Heval Fuat’a her ay onlarca mektup yollanırdı, şehadetinin ardından da aylarca mektuplar gelirdi. Çünkü mektuplarla arkadaşlara eğitim verirdi. Gücünü kadın kurtuluş ideolojisinden alırdı. Kürdistan kadın özgürlük hareketi PKK’nin geldiği aşamayı gösteriyor. Heval Fuat Kürdistan kadın özgürlük hareketinin temelinde Rêber Apo’nun fikirlerini görüyordu. Bu yüzden kadın arkadaşlarla ilişkisi, özgürlük çizgisi temelindeydi, özellikle felsefi ve ideolojikti. Kadın yoldaşları olarak heval Fuat’ın şehadetini büyük bir çıkış gerçekleştirmenin temeli yapıyoruz.
26 Haziran KCK Yürütme Konseyi Üyesi heval Helmet’in (Diyar Xerîb) de şehadetinin yıldönümüydü. Birlikte çalışma yürüttünüz, heval Helmet’e ilişkin ne söylemek istersiniz?
Heval Helmet’in şehadeti de Haziran ayında, bu vesileyle heval Helmet şahsında tüm özgürlük şehitlerimizi ve Başûr şehitlerimizi saygıyla anıyorum. Bakûr’da yaşanan katliamlar Başûr’da da yaşandı. Heval Helmet de Halepçe Katliamını, Enfal’i bizzat yaşamış, görmüş biriydi. Heval Helmet de Başûr’da hakikat devrimciliğine ihtiyaç olduğunu, tüm Kürdistan’ı kucaklayan bir devrimciliğe ihtiyaç olduğunu gördü. Kürtlerin artık bu soykırım tarihinden kurtulması gerekiyordu. Bu bir kader değil. Kürt halkının katliamlarda, enfallerden kurtulması için doğru bir öncüye, doğru bir lidere ihtiyacı var, fikir, felsefe lazım, mücadele yöntemleri lazım heval Helmet’in de bu yönde arayışları oluyor ve özgürlük mücadelesine rastlıyor. Heval Helmet’in katılım sağladığı süreçte Kürdistan özgürlük mücadelesi önemli bir aşamadaydı.
Heval Helmet de kısa bir sürede öncü biri olarak öne çıktı. İlk yıllarında hemen Önderliğin yanına gitti, Önderlik eğitiminden geçti. Heval Helmet, PKK’yi ve PKK’nin fikirlerini Rêber Apo’dan öğrendi. Bu anlamda sürekli çok şanslı olduğunu söylerdi. Çok şanslıyım çünkü Rêber Apo’dan eğitim aldım ve PKK’yi ondan tanıdım diyordu. O eğitimde Rêber Apo ile diyaloglarına, Rêber Apo’dan öğrendiklerine, Rêber Apo’ya verdiği söze sonuna kadar bağlı kaldı. Heval Helmet hem gerillada, hem toplumsal alanda, aynı zamanda ideolojik alanda çalışmalar yürüttü, çok büyük çaba sarf etti. Sıradan bir mücadeleyi kabul etmiyordu. Her zaman yeni şeyle ortaya çıkarmak istiyordu, araştırmacıydı, bir tarihçi gibiydi. Mesela Kürdistan tarihine ilişkin kitabı var, Kürt ayaklanmalarına ilişkin kitabı var, Kürdistan’da çıkan liderler üzerine kitabı var, yenilgilerin sebebi üzerine çok fazla araştırma yaptı ve bilince çıkardı.
Kürtlerin bir kez daha yenilgi ile karşı karşıya kalmaması için bu mücadeleye öncülük etti. Elbette ki Başûr’da büyük emekleri var, Başûr halkının da hakikate ulaşmasını, doğru ve yanlışları çok iyi ayırt etmesini istiyordu. Heval Helmet demokratik ulus özelliklerini taşıyan aydın bir arkadaştı. Heval Helmet’in bu özellikleri çok hızlı gelişmesini ve KCK Yürütme Konseyi’nde yer almasını sağladı. Başûr halkı da hepimiz gibi heval Helmet’in kaybının acısını derinden yaşadı. Bir liderlerini şehit verdiler. Heval Helmet’in şehadeti elbette bizi derinden yaraladı ama bugün bu büyük mücadele onların çizgisinde yürütülüyor. Heval Helmet, Başûr için özgürlük çizgisi, doğru çizgi nedir, doğru lider kimdir yaşamında ispatladı.
Heval Helmet Kürt birliğinin sağlanması için çok çaba harcadı, çok büyük emek verdi. Şehit Helmet’in bu çabalarına ilişkin ne söylemek istersiniz? Heval Helmet’in bu amacının ve hayalinin gerçekleşmesi için ne yapılmalıdır?
Kürt halkı 100 yıldır 4 parça Kürdistan’da büyük bir mücadele yürütüyor. Rojhilat’tan tutun Bakûr’a, Başûr’dan tutun Rojava’ya kadar amacına ulaşamamalarının sebebi ve vaktinde büyük bir devrim gerçekleştirememelerin temel sebeplerinden biri elbette ki Kürdistan’ın parçalanması ve Kürtler arasında kalıcı birliğin sağlanamamasıdır. Heval Helmet de bunu çok iyi görüyordu ve buna ilişkin araştırmalar yapıyordu. Bu yüzden tüm çalışmaları Kürdistan halkının birliği içindi. Mesela yıllarca Başûr’da siyasi çalışmalarda yer aldı, siyasi partinin başkanlığını yaptı. Yine toplumsal çalışmalar yürüttü, Başûr’daki tüm siyasi partiler heval Helmetî çok iyi tanıyor. Başûr halkı heval Helmet’i çok iyi tanıyor, Bakûr, Rojava, Rojhilat halkı da çok iyi tanıyor. Heval Helmet Kürtlerin birliğinin eşitlik ve özgürlük temelinde kurulmasını istiyordu. Dar çerçeveden, aşiret ya da aile egemenliği altından çıkarmak istiyordu. Bu şekilde bir birliğin tüm Kürt toplumuna mal olmayacağını biliyordu. Bu yüzden bu alanda büyük bir emek verdi. Şehadetinin ardından da Başûr’da mücadele ettiği çizginin çok büyük etkisi olmuş. Onlarca özgürlük militanı heval Helmet, Viyan, Destina çizgisinde bu yola koyuldu ve mücadele yürütüyor.
Şuan çok önemli bir süreç yaşıyoruz. Bu büyük mücadelenin başarıya ulaşmasına engel olacak tek şey Kürtlerin birliğinin sağlanmamasıdır, eğer Kürtler birlik olmazsa çok büyük kaybederler bu 21. Yüzyılda Kürdistan’ın tamamında büyük bir temel oluşturuldu, büyük bir devrim gerçekleşti ve demokratik birliğin kurulması için çok fazla imkan var. 100 oldu artık yeter. Rêber Apo’nun Barış ve Demokratik Toplum çağrısı temelinde iç barışımızı sağlamalı ve bu barışı tüm bölgeye, halklara mal etmeliyiz. Heval Fuat, heval Helmet gibi bu uğurda yaşamını yitiren tüm şehitler bize bunu emrediyor. Emirleri nedir? Birliğimizi kurmak, mücadeleyi başarıya ulaştırmak, Kürdistan halkının özgür bir yaşama kavuşmasını sağlamak. Heval Helmet şahsında tüm şehitlere bu süreci başarıya ulaştırma sözü veriyoruz.
Rêber Apo’nun Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı ile başlayan bu süreçte şehitlerin yaşamına nasıl sahip çıkılmalı ve bu temelde sürece nasıl bir katılım sağlanmalı?
Bu mücadelede böylesine büyük emekler veren şehitlerimiz için ne söylersek az. Elbette ki önemli ve tarihi bir süreçteyiz. Rêber Apo’nun, Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı ile bu evreye geçildi. 52 yılda yaratılan değerler, 100 yıldır yaşanan isyanlar, bu süreçte bunlara daha çok sahip çıkmamız gerekir. Ödenen büyük bedeller var, şehitler hakikati var bu yüzden özellikle bu sürece öncülük etmek çok önemlidir. Bu sürecin öncüleri elbette ki kadınlardır, sürecin garantisi kadınlardır. Heval Zilan, heval Sema, tüm kadın şehitlerimiz nasıl ki her dönem gelişen hamlelere cevap olmak istedilerse bugünden sonra da heval Zilan, Sema, Fuat, Rıza, Helmet, Leyla çizgisinde mücadele yürütülmeli.
Rêber Apo, iradeli, bilinçli, özgürlük felsefesiyle, halkların kardeşliğine olan inancıyla, tüm halkları bu katliamlardan kurtarmak için, bölgede yaşanan savaşlardan kurtarmak için bu hamleyi başlattı. Bu yüzden üzerimize düşen görevlerimizi, şehitlerimizden aldığımız güçle, Rêber Apo’dan, 52 yıllık mücadelemizden aldığımız güçle direnişimizi daha da büyüteceğiz ve mutlaka başarıya ulaştıracağız.