KEMAL SÖBE
Bazı belediyelere, ne idiğü belli olmayan memurlar atamayla gerçek yüzü daha çok deşifre olan AKP MHP faşizan rejimi Türkiye’yi uçurumun kenarına doğru götürüyor. Başta Kürdistan olmak üzere bazı Türkiye şehitlerinde kayyum siyasetine karşı haklı olarak yürüyüşler, eylemler ve protestolar yapılıyor. Bu protesto ve mitingler yasal mitingler olup meşrudur. Çünkü halkın iradesine bir saldırı var. Son yerel seçimle ağır bir yenilgi alan AKP MHP faşizan rejiminin rant alanları daraltıldı. Kürdistan’da Kürt halkı demokratik halkçı belediyeyi geliştirip hem Kürt kimliğinin yaşamasını hemde bütün sorunların çözümü için kendi iradesini ortaya koyuyor. Kayyum atamak Kürt halkının ulusal varlığını kabul etmemek anlamına gelir ve aynı zamanda demokratik halkçı belediye sistemini rant siyesetine vurulan bir darbe olarak gören AKP MHP faşizan rejimi yaralı bir canavar gibi her yere saldırıyor. 15 yaşındaki bir çocuktan bile korkan bir devletin geleceği olmaz ve bu devlet halkın iradesinden korkan bir devlettir. 15 yaşındaki bir çocuk, ne anlar örgütten ve propagandadan. Ki yapılan yürüyüşler ve mitingler kayyum siyasetine karşı yapılmıştır.
Bu mitinglerde ve protestolarda herhangi bir örgütün propagandası yoktur, buna ihtiyaçta yoktur. Halk, kendi iradesine yapılan saldırıya karşı kendi demokratik hakkını kullanarak AKP MHP faşizan rejiminin ipliğini pazara çıkarıyor. 15 yaşındaki çocuğun katıldığı mitingde İstanbul’da öldü. Kürdistan’da 11/12 yaşlarında olan çocuklara kendi yaşları kadar kurşun sıkan ve öldüren bir rejim herşeyi yapar. Erdal Eren’in yaşını büyüttüleri gibi, Pir Seyit Rıza’nın yaşını küçüktüp, oğlununda yaşını kendi rızaları olmaksızın büyük gösterip idam eden bir rejimin ortadan kaldırmak bir zaruriyet olmuştur. Kendisine muhalif olan herkese savaş açan bir karanlık rejim var. Yalanla, hileyle, zor kullanarak, faşizmi olağan hale getirip kene gibi yaşayan bir rejim halkın başına bela olmuştur. Gerillanın büyük direnişi karşısında zorlanan ve yenilen bir rejim, bunun acısını demokratik siyaset alanlarına saldırarak gidermeye çalışıyor. Yasal demokratik yollarla mücadele etmenin pek işe yaramadığı koşullarda devrimci zor/şiddet bir tercih olarak değil ama bir zorunluluk olarak devreye girer.
Çünkü Kürtleri ve Türkiye halkını köle olarak gören ne idiğü belli olmayan bir rant rejimi var. Holdinglerin yüzmilyonlarca vergi borcunu silen ve halka açlığı dayatan ve bunuda Allah’ın kaderi olarak gösteren bir rejimin daha çok yaşaması demek halkın daha çok zulüm altında yaşaması demektir. Halkların demokratik özgür geleceği bu faşizan rejimin yok edilmesine bağlıdır. Dünyanın neresinde, 15 yaşındaki bir çocuk politik olarak suçlanıyor ve tutuklanıyor? Bu kadar faşistlik ve korku rejimi, istisnalar hariç, hiçbir ülkede olmadı ve görülmedi. Normalde 15 yaşındaki bir çocuğa, fiziki olarak dokunmak bile suçtur. Ama Türkiye söz konusu olduğunda “”çocukta olsa, yaşlıda olsa, kadında olsa, gençte olsa gerekenleri yaparız”” diyen AKP MHP faşizan rejimi Türkiye ve Kürdistan için, hatta Orta Doğu için büyük bir tehlikedir ve ortadan kaldırılması ekmek su kadar bir ihtiyaç haline gelmiştir. Kürt halkının özgürlük mücadelesi AKP MHP faşizan rejiminin defterini dürecektir. Türkiye ve Kürdistan aydınlığa kavuşacaktır.